Bali’ye Zorlu Bir Veda

Şu an Bangkok’ta bir otobüs terminalinde oturmuş gece otobüsünün kalkmasını beklerken dün yaşadıklarımı düşünüyordum. Evet dün Bali’den ayrıldım. Ah Bali… Bir sürü güzel anı ve arkadaş biriktirdiğim bir aylık Bali macerasını arkada bırakarak yeni anılar için yola koyuldum. Dün geceyi Bangkok’da geçirdikten sonra bugün yaklaşık 12 saat sürecek olacak gece otobüsü ile Koh Phangan’a gitmeyi hedefliyorum.

Dün oldukça zorlu bir gün geçirdim. Bali’nin sarıp sarmalayan sıcacık enerjisinden sonra yaşadığım zorluklar beni biraz salladı. Bali havalimanında yolun ortasında durup çığlık attığımı söyleyeyim size. Evet bildiğiniz çığlık. İç hatlar – dış hatlar arası koştururken iç hatlar terminalinin bahçesinde koşturmaktan yorulan bedenim durdu ve gökyüzüne bakarak isyankar bir çığlık attı. Sonra da garip bakışlar arasında hiç birşey olmamış gibi sakince yoluna devam etti.

Bloğu takip edenler bilir bir hayli zorlu başlamıştı bu seyahatim. Yanardağ patlaması, uçamayan uçaklar, vize sorunları vs. Bali’ye varana kadar bir çok testten geçtim. Bazı noktalarda durup ‘hadi ama ak artık’ diye mırıldandığım zamanlar oldu. Uzun bir yolculuğun ardından Bali’ye ayak basar basmaz tüm şefkati ile sarıp sarmaladı beni. Bütün zorlukları unutturdu.

Çok güzel anılarım oldu. Hiç unutamayacağım hayatlarına dokunduğum insanlar, her gün başka bir özelliğini farkettiğim ben, doğa ile kucak kucağa meditasyonlar… Bu güzel bir aydan sonra evet artık yeni bir enerji için hazırım derken seyahatin başında yaşadığım zorlukların devede kulak kaldığı bir gün geçirdim. Bankadan çekemediğim para, değiştiremediğim uçak bileti, gelemeyen taksi, bir gün aştığımı söyledikleri vize… Uzun uzun hepsinin yazmak istemiyorum ama bir talihsizlikler silsilesi beni salladı. Ve evet, sonra havalimanının bahçesinde durup çığlık atınca (sesim duyulmak istemiş demekki) rahatladım. Adımlarımı normalleştirip akışa bıraktım kendimi. Demek ki Bali’de kalmam gerekiyor burada huzurum yerindeydi derken ilk İstanbul çıkışım aklıma geldi. Korkular… Yine korkmuştum. Yaşadıklarım beni konfor alanımda tutmaya çalışıyordu. Yeni bir adım atmak, bilmediğim bir yöne doğru ilerlemek ürkütmüştü beni. Bütün bunları belki daha uygun bir zamanda daha uzun yazarım.

Zorlu günün ardından bu sabah güneş ile birlikte uyandım otel odama serdiğim matımın üzerinde güneşin ilk ışıklarını selamladım ve tekrar yolda olmanın verdiği başka bir huzur kapladı içimi.

Şimdi başka bir yolculuğun içinde yolun keyfini çıkarmaya çalışıyorum. Yarın sabah sağ sağlim varırsam Koh Phangan’dan sevgiler yollayacağım size. Kalbim açık ve heyecan dolu. Bangkok Souther otobüs terminalinde selamlar.